Merhaba sevgili okur,

Her birimiz hayatın akışı içinde, zaman zaman kendimizi yapmamız gereken işleri ertelerken buluyoruz. Endişelenmeyin, bu konuda yalnız değilsiniz. Uzun zamandır yapmam gereken işlerimi gün içinde sürekli ertelediğim ve yapılması gereken işi daha sonra yapma fikri oldukça cazip geldiği için blog yazılarımı bu zamana kadar ertelemiş oldum. Hazır tekrar yazmaya karar vermişken, gelin birlikte “Neden sürekli erteliyoruz ve bunu durdurmanın yolları nelerdir?” hakkında konuşalım.

Zihnimiz bir neden sunma makinesi gibi çalışır. Bizi konfor alanımız dışına çıkartan her hareket, ilk önce zihnimizin oluşturduğu bahanelerle karşı karşıya kalır. Bu bahaneler mantıksızdır, ancak yüzeysel olarak makul görünürler. Bazı yaygın örnekler şunlardır:

• "Yarın yapmaya başlayacağım!"

• "Çok yorgunum. Daha sonra veya yarın yaparım."

• "Çabalıyorum ama işe yaramıyor. Sorun ne?"

• "Bu iş bitse bile daha fazlası var. Hiçbir zaman hepsini halledemem."

• "Başlamadan önce daha fazla hazırlığa ihtiyacım var."

• "Bir fincan kahve daha içtikten sonra yapmaya başlasam daha iyi olur."

• "Baskı altında daha iyi çalışıyorum."

• "Bugün pazar. Dinlenmek gerek. Yarın yaparım."

• "Bugün iyi odaklanamıyorum. Bugün herhangi bir şey yapmaya çalışmak zaman kaybı benim için."

Bunlardan herhangi biri size tanıdık geliyor mu? Görüyorsunuz, her zaman zihin (düşünceler ve duygular) bizim harekete geçmemize engel olacak bahaneler üretir. Genelde biz bu bahanelerin arkasına sığınmayı ve kendimizi kandırmayı tercih ederiz. Bir nevi zihnimizin oyunana gelip onun bize sunduğu bahaneyi haklı buluruz.

Peki Erteleme Sorununu Nasıl Yenebiliriz?

Adım 1: Farkında Olun

Bir sorunu ortadan kaldırmanın ilk şartı farkındalıktır. Farkında olmadığınız şeyi nasıl engeleyebiliriz ki! Günlük hayatınızda, görevlere karşı direnç hissettiğinizde, kaçma isteği hissettiğinizde veya negatif düşüncelerle mücadele ettiğinizde, biraz durup farkındalığınıza dönerek onları gözlemlemeye başlayın. Bu, başlangıçta zor olabilir, ancak pratik yaptıkça farkındalık becerileriniz gelişecektir.

Adım 2: Duyguları Etkili Bir Şekilde İdare Etmeyi Öğrenin

Negatif duygularla başa çıkmamızın doğal eğilimi kaçıştır. Bir görevle yüzleştiğimizde, endişeli, hayal kırıklığına uğramış veya sıkılmış hissederiz ve kaçarız. Daha iyi hissettiren bir şeyle kendimizi oyalarız, iyi hissetmek için teslim oluruz, erteleriz.

Erteleme sorununu aşmanın anahtarı, negatif düşünce ve duyguları ortadan kaldırmak değil, onlara rağmen hareket etmektir. Unutmayın ki; öfkeli hissedebiliriz, ancak sakin bir şekilde hareket edebiliriz. Korku hissedebiliriz, ancak cesurca sakinliğimizi koruyabiliriz. Kötü hissedebiliriz, ancak yine de devam edebiliriz…

Adım 3: Tüm dikkat dağıtıcı şeyleri uzaklaştırın

Hayatımızın bir parçası haline gelen telefonlarımızdan ayrılmanın ne kadar zor olduğunu biliyorum. Ancak en büyük dikkat dağıcı unsurun elimizden düşürmediğimiz telefonlar olduğunu biliyor muydunuz? Telefonumuza gelen her bildirim dikkatimizin dağılmasına ve aynı zamanda tekrar odaklanma sürecimizin artmasına sebebiyet vermektedir. Bu yüzden her ne yapıyor olursanız olun telefonuzu dikkat dağıtıcı bir unsur olmaktan çıkarın. Çalışma yaparken telefonunuzu hemen ulaşamayacağınız bir uzaklığa koyup sessiz moduna alabilir veya telefonunuzun ‘Do not disturb’ modunu aktif hale getirebilirsiniz. Kısaca sizi dikkatinizden alıkoymaya çalışan ne varsa, ondan kurtulun.

Adım 4: Zamanı yönetin

Derin bir çalışma oturumu tamamlamanız için bir zaman belirleyin. Bu sadece ana göreviniz dışında hiçbir şey yapmadığınız bir süreç bloğu olmalı. Tüm odağın verildiği bu süreç insandan insana 30 dakika ile 4 saat arasında değişebilir. Eğer bu konuda yeniyseniz kendinizi geliştirmeye 30 dakika ile başlayın, sonra derin çalışma dönemlerinizin uzunluğunu kademeli olarak artırın. Bunun için “Pomodoro Tekniği” ni öneriyorum. Belki bu tekniği Barış Özcan’ın CANLI YAYINDA Pomodoro Tekniğiyle Birlikte Çalışma ile uygulamaya başlamak bu konudaki iradenizi arttıracaktır. Umarım bu size yardımcı olur.

Unutmayın ki hayat yapmak istediğimiz şeyleri erteleyecek kadar uzun değil… Her zaman kendinizi yapmak istediğiniz şeyler için motive etmeyi ve küçükte olsa bir adım ilerleme kaydettiğinizde kendinizi ödüllendirmeyi ihmal etmeyin…

Hep yolda kal.

Görüşürüz....

Not: Bu yazıyı yazmak için çalışmaktan keyif aldığım kafeye geldim ve kendime bu sıcak günde soğuk bir kahve ısmarladım. Telefonumu sessize alıp çantama attım ve sadece bu yazıyı yazmaya odaklandığım bir zaman dilimi geçirdim. Sonuç; yazımı tamamlayarak evime geçiyor olmanın huzuru içindeyim. Belkide ertelemeyi durdurmanın tek yolu başlamaktır😉 Ne dersiniz?