Merhaba sevgili okur,

Her sabah ilk işimiz o günün yapılacaklar listesini çıkarmak olur. Günün sonunda ise check attığımız her madde için sevinirken buluruz kendimizi. Peki ya planlayıp yapamadıklarımız ya da plan kısmına bile ekleyemediklerimiz… Bu günlerde hepimizin ortak sorunu olarak düşündüğüm bir problem var o da zamanı iyi yönetememek. Genelde hepimiz zamanımızı iyi yönetmek için neler yapabilirizin derdindeyiz. Ama bu yazıda zamanı iyi kullanmak için neleri yapmaktan vazgeçebilirizi konuşacağız.

Bazen sorunlara herkesin baktığı açıdan bakmak yerine kendine farklı bir açı bulmak iyidir. Bu farklı bakış açısını bulmanda sana yardımcı olan şeyler vardır. Bunlar bazen bir kitap, bir insan bazende izlediğin bir film... Benim açımı değiştiren ise şu sözler oldu. Şu an okumakta olduğum ‘21.yy’da 21 ders’ adlı kitapta şöyle geçiyor:

“…Her gün elektronik postalar, tweetler ve çevrimiçi makaleler aracılığıyla gelen sayısız veri parcacığına maruz kalıyoruz, bu verileri işliyor ve karşılığında yeni elektronik postalar, tweetler ve çevrimiçi makaleler yazarak geri bildirimde bulunuyorum. Esasen büyük resmin neresine oturduğumu yada benim ürettiğim veri parçacıklarının milyarlarca başka insan ve bilgisayarın ürettiği parçalarla nasıl bir bağlantı içinde bulunduğunu bilmiyorum. Öğrenmeye vaktim yok çünkü tüm bu elektronik postalara cevap vermekle meşgulüm…”

Eminim ki şu an da içinden işte bu ben diye geçiriyorsundur. Bende aynısını dedim 😄 ve bir anda düşüncelere daldım. Hemen hemen hepimiz günümüzün yarısından fazlasını bu şekilde geçiyoruz. Harari haklıydı, bize verilen 24 saati öyle şeylerle dolduruyoruz ki hem kendimizi geliştiremiyor hemde yeni fikirler üretemiyoruz çünkü öğrenmeye 'vaktimiz yok!' nedeni ise tüm vaktimizi sosyal medyada geçirmekle meşgulüz. Yaratıcılık, fikir üretmek, yenilikçi olmak ve en önemlisi özgün olmak bunlar için zaman, kendinle kalabilmek ve düşünmek gerek.

Yaşadığımız hayat sencede biraz fazla hızlı değil mi? Gün içinde dışardan dikkatimizi, ilgimizi ve odağımızı dağıtan o kadar çok veri girişi oluyor ki insan biraz nefes almak istiyor. Belkide formül bu, biraz nefes almak! Her şeyin hareketli olduğu bir yerde durağan olmak! Bedenimizi ve zihnimizi rahatlatıp, yaratıcı ve üretken olabilmek için kendimize boş zamanlar yaratmak ve nefes almak…

Hep yolda kal.

Görüşürüz….